AKP seçmeninden duyulan iddialar!

AKP seçmeni gündemi takip etmeyen, düşünmeyen ve sorgulamayan, her duyduğuna inanan bir seçmen kitlesi. Onlardan duyulan iddialar da özellikle gençleri çileden çıkarıyor ve sokak röportajlarında hararetle tartışıyorlar. Bu yazıda AKP seçmeninden duyulan iddiaları özetledik.

AKP SEÇMENİNDEN DUYULAN İDDİALAR!

İddia: Eskiden tüp kuyruğu vardı, yağ bulunmazdı. Şimdi herşey bol, Erduğana şükredin.
Gerçek: Eskiden tüp kuyruğu varsa şimdi tanzim sebze kuyruğu var, birkaç lira ucuz sebze alabilmek için saatlerce sıra beklediler ve "bu varlık kuyruğu " deyip aklımızla alay ettiler. Ayrıca bolluk bereket varsa Allah'a şükredilir, bir insana şükredilmez. Bolluk varken alım gücü olmaması da cabası.

İddia: Kılıçdaroğlu bir gecede Sigortayı batırdı, emekli maaşları ödenemedi.
Gerçek: Erdoğan bir gecede hazineyi batırdı, 128 milyar dolar hazine bütçesi buharlaştı. Asgari ücret 2.825 lirayken emekli maaşları 1800 lira oldu. Halk emekli maaşıyla geçinemedi.

İddia: Erduğan yol, köprü, cami yaptı. Öncekiler ne yapmış? Çalıyor ama çalışıyor reisimiz, cehape sadece çaldı KKTC'de pavyonlarda yediler.
Gerçek: Yol yaptı diye sevinenler pahalılıktan ikinci el araba bile alamıyor, alsa tüp taktırıyor benzin alamıyor. Yap işlet devret ile yapılan ve geçiş garantisi verilen yollardan kimse geçmiyor, işleten şirkete vergilerimizden ödeniyor. Halk köprüden geçiş ücretini de ödeyemiyor eski köprüyü kullanmaya devam ediyor. Cami yapılması ve cuma namazında poz verilmesi ise cahillere dindar görünme çabasından kaynaklanıyor.

İddia: İşsizlik yok, gençler iş beğenmiyorlar. Marketler kasiyer arıyor, lokantalar bulaşıkçı arıyor. Asgari ücreti beğenip işe girmiyorlar.
Gerçek: Türkiş raporuna göre yoksulluk sınırı 8 bin 304 TL. Yani bir ailenin orta gelirli sayılabilmesi için üç asgari ücret alması gerekiyor. Üniversite mezunlarına ilk okul ve lise mezunu arayan işleri öneriyorlar.

İddia: Ekonomimiz çok iyi, herkesin elinde poşetler var alışveriş yapmışlar. Herkesin arabası var, tatil yerlerinde oteller dolup taşıyor, herkesin cebinde 5bin liralık telefon var. Hani nerede yoksulluk? Açız diyenler fetöcüdür, teröristtir.
Gerçek: Doların 8 lirayı gördüğü dönemde herşey üç katı pahalanmışken ekonomimiz iyi diyenler, Pazar artıklarını toplayanları görmüyor, intihar haberlerine yasak getirilmesini de görmüyor, kendi üzerindeki kazak 10 yıllık olmasına rağmen herkes alışveriş yapıyor diyor, kendi arabası yokken veya hurdayken zenginlerin arabasını görüp seviniyor, otelleri yabancı turistler dolduruyorken kendisi balkonda ayaklarını leğene sokup tatil yapıyor.

İddia: İtibardan tasarruf olmaz, reis sarayda oturmayacak da biz mi oturacağız, reis milyon liralık makam aracına binmeyecek de biz mi bineceğiz? Yabancılar geliyor onlara güçlü görünmeliyiz.
Gerçek: İtibar halkın refahıyla ölçülür, halk fakirken yöneticiler lüks içinde yüzüyorsa yabancı ülkeler bunu itibarlılık olarak değil sömürücülük olarak görürler.

İddia: Ülkede özgürlük var, herkes istediğini giyiyor, isteyen camiye isteyen meyhaneye gidiyor, herkes düşüncesini özgürce konuşabiliyor.
Gerçek: Gençler konuşmaya korkuyor, konuşunca baskınla evden alınıp tutuklanmaktan korktuğu için yorumlarda "silivri soğuktur" diyorlar.

İddia: Mülteci sorunumuz yok, gelmeye devam etsinler, Allah herkesin rızkına kefildir.
Gerçek: Mülteciler ucuza ve sigortasız çalıştıkları için piyasayı düşürüyor ve yerel halkın çalışma alanlarını yok ediyor. Hükümet mültecilere maaş bağlarken işsiz Türklere Genel Sağlık Sigortası borcu çıkarıyor, bu yüzden hastaneye gidemiyorlar. Üstelik bazı mülteciler kavga çıkarıyor ve bıçaklayıp öldürüyor, milletin karısına kızına trene bakar gibi bakıyor, daha ileri gidip tecavüz ediyor ve direnen kadınların kafasını taşla eziyor. Bunca felakete rağmen milyonlarca yeni mülteci alınıyor ve kavimler göçü yapılarak Türkler azınlık bırakılıyor.

İddia: Yangın söndürme uçağımız yok, olsa kullanırlar. Ayrıca helikopter uçaktan daha çok su alıyor, uçağa ihtiyacımız yok. Yangın zedelere, sel zedelere 10 lira yardım gönderin de bir faydanız olsun.
Gerçek: THK’nin filosunda 11 adet M-18 Dromader ve 9 adet CL-215 Bombardier tipi yangın söndürme uçakları bulunuyor. Bunların bakımı yapılmadığı için her yıl ormanlar yanmaya devam ediyor. Üstelik sadece deniz kenarı yanıyor ve ertesi yıl otel yapılıyor. Ayrıca 2019 teknofest gösterisinde bu uçaklardan birisi gösteri yaptı. Toplanan yardımların başka ülkere gönderilmesi de cabası. 2020 yılında virüs salgını için "biz bize yeteriz Türkiye" kampanyası ile toplanan yardımlarla hijyen malzemesi alınarak Amerikaya gönderildi. 2021 de yangın zedelere toplanan yardımlar somaliye gönderildi.

İddia: Almanlar bizi kıskanıyor.
Gerçek: Almanlar 2.500 Euro maaş alıp Türkiyeye gelseler ellerinde 25.000 lira oluyor. Bu parayla 5 yıldızlı otellerde kalabilir. Eğer 2.500 lira maaş alıp Almanyaya gitseniz elinizde 250 euro kalıyor.

İddia: Kanal istanbul projesi İstanbulu güzelleştirecek, istanbul halkı daha güzel yerde yaşayacak, geçişler ücretli olunca gemilerden para alacağız.
Gerçek: İstanbul zaten güzeldir ve yapılması planlanan yerlere halk değil ultra zenginler ve katarlılar yerleşecektir. Ayrıca doğal kanal varken yanıbaşına yapay kanal yapmak dünyanın hiçbiryerinde yoktur, mevcut boğazdan ücretsiz geçiş imkanı varken kimse parayla daha dar kanaldan geçmez.

İddia: AKP'ye gönül verdik, yağın fiyatı 100 lira olsa da, ekmeğin fiyatı 10 lira olsa da oy vereye devam edeceğiz. Biz cahil değiliz, kör de değiliz.
Gerçek: Enerji bakanı Taner Yıldız: Okuma oranı arttıkça oylarımız düşüyor.

İddia: Çiftçimiz hayvancımız geçinemiyoruz diye yalan söylüyor, cehapenin oyunu bunlar.
Gerçek: Büyük şirketlerin vergi borcu silinirken çiftçinin traktörüne haciz yollandı.

İddia: Erduğan dünyaya kafa tutuyor, Amerika bizden korkuyor. Mazlumların imdadına yetişiyor.
Gerçek: Doğutürkistanlı kardeşlerimiz çinlerin eziyetlerine maruz kalıyor, onların çağrısına kulak tıkanıyor. Filistin karışınca duyarsız kalınmıyor.

İddia: Zamlar bizi etkilemiyor, 50 liralık benzin alıyordum zam geldi yine 50 liralık alıyorum. Doların yükselmesi beni etkilemiyor maaşı TL alıyorum, faturaları TL ödüyorum benim dolarla işim yok.
Gerçek: Her zam geldiğinde aynı birim parayla alınan ürün miktarı azalır, örneğin 50 liraya 5 litre benzin alınıyorsa zam geldikten sonra 50 liraya 4 litre alınabilir, bir sonraki zamda 50 liraya 3 litre beznin alınabilir. Bu şekilde verilen para aynı olsa da alınan ürün azalmış olur. Dolayısıyla zamlar herkesi etkiler, alım gücü düşer.

Doların yükselmesi de ithal edilen ürünlerin fiyatını artırır. Maaşın TL alınması veya ödemelerin TL yapılması, doların yükselişinden etkilenmeyeceğimiz anlamına gelmez. Örneğin bir cep telefonunun avrupa fiyatı 500 dolar ise, ülkemizdeki satış fiyatı dolar 2 lira ise 1000 TL olur. %18 KDV de eklenince 1.180 TL olur. Dolar her yükseldiğinde telefonun ülkeye giriş fiyatı da artacağı için "benim dolarla işim yok1 demek mümkün değildir.

İddia: Akp'nin gücü yok, kanunlarda eksik çok. Bu yüzden karısını döven adamı etkisiz hale getiren genç hapse girdi. Anayasa değişirse böyle bir saçmalık yaşanmayacak.

Cevap: 2018 referandumunda evet çıkmasıyla başkanlık/tek adam rejimine geçiş yapıldı ve Akp istediği kanunu çıkarabildi. Kadını koruyan gencin (Kadir Şeker) hapse girmesi ise kanun eksikliğinden veya anayasanın bozuk olmasından değil hakimin yanlış karar vermesinden olmuştur. AKP'li hakimler; taciz, tecavüz, kadına şiddet gibi olaylarda masumları suçlu bulmakta ve "gece vakti ne işi varmış dışarda, mini etek giyerse tecavüze uğrar tabi" gibi ithamlar ile suçluyu aklayan görüşleri vardır. Erdoğan başkan olmasına rağmen kanun eksikliği olduğunu söylemek ise AKP seçmeninin aptal yerine konduğunu bir kez daha göstermiştir. AKP seçmeni her duyduğuna inandığı için kolayca kandırılabilmektedir.

İddia: AKP yine kötünün iyisi. CHP gelirse daha kötü olur, ekonmi batar, fabrikaları satarlar, yağ bulamayız tüp kuyruğuna gireriz, başörtüsü yasaklanır, ezanları yasaklarlar, her yeri barlar sokağına çevirip içki içirirler.

Cevap: Bu sayılanların çoğu şuanda AKP tarafından yapılmaktadır. Ekonomi doların 2'den 8'e çıkmasıyla batmıştır, fabrikalar özelleştirme ile satılmıştır, 5 kg teneke yağ 20 liradan 70 liraya çıkmıştır ve asgari ücretli 1 litre alabilmektedir, barlar sokağı şuanda da vardır ve en çok vergi içkilerden ve kapısında polis bekleyen kerhaneden kazanılamaktadır. Yani CHP gelirse şunları yapacak dedikleri pekçok şey şuanda AKP tarafından yapılmaktadır. Kamuda başörtü yasağı ve ezanların dinmesi hariç tabi. Atatürkün kurduğu diyanet 100 yıldır ezan okuyorken CHP'nin ezanları susturmas düşünülemez.

Muhabir: Kılıçdaroğlu şunu demiş ne düşünüyorsunuz?
AKP seçmeni: kendine yakışanı demiş, yazıklar olsun ona.
Muhabir: Pardon efendim bunu RTE demiş.
AKP seçmeni: Reis dediyse doğrudur, bir bildiği vardır.


Bu iddialardan gördüğümüz, AKP ve CHP arasında büyük bir çekişme vardır ve AKP seçmeni her duyduğuna inanarak resmen güdülmektedir. Zaten sayın Erdoğanın "ben sizin çobanınızım" demesi de nasıl bir yönetimi benimsediği ortaya koymaktadır. Seçmenlerini güden bir lider ve o lidere aşık olup "g*tünün kılıyım" diyen ilk okul mezunu halk. Ne diyelim Allah ayırmasın, Allah AKP seçmeninin ömründen alıp Erdoğana versin. Amin deyin.